Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kudüs-ü Şerif'i namahrem ellerin kirletmesine izin vermeyiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kudüs-ü Şerif'i namahrem ellerin kirletmesine izin vermeyiz

Haber Giriş Tarihi: 17.09.2025 17:15
Haber Güncellenme Tarihi: 17.09.2025 17:15
Kaynak: DHA
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kudüs-ü Şerif'i namahrem ellerin kirletmesine izin vermeyiz

Aybala MELEK-Canberk ÖZTÜRK/ANKARA, (DHA)- CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, "Kudüs, bizimle birlikte 2 milyarlık İslam aleminin ortak davası, hafızası ve ortak mirasıdır. 'Arzın üstünde bir sancak, görkemli bir çınar' olarak gördüğümüz Kudüs-ü Şerif'i, namahrem ellerin kirletmesine izin vermeyiz" diye konuştu.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'da 'Dışişleri Bakanlığı Yerleşkesi Temel Atma Töreni'ne katıldı. Törende konuşan Erdoğan, "Bugün, Türk bürokrasisinin göz bebeği olan Dışişleri Bakanlığımız için son derece anlamlı bir merasim vesilesiyle bir araya gelmiş bulunuyoruz. Bakanlığımızın yeni yerleşkesinin temellerini atacağımız bu törende sizlerle beraber olmaktan büyük memnuniyet duyuyorum. Yerleşkenin; ülkemiz, milletimiz ve devletimizin köklü diplomasi geleneği için hayırlara vesile olmasını Rabb'imden niyaz ediyorum. Sözlerimin hemen başında, isimleri Cebeci Asri Mezarlığı’ndaki kitabeyle birlikte milletimizin kalbine de şanla, şerefle ve elbette hüzünle yazılan tüm şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum. Rabb'im ruhlarını şad, mekanlarını inşallah cennet eylesin" dedi.Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında, "Dışişleri Bakanlığımızın Doktor Sadık Ahmet Caddesi üzerindeki binası, 1988 yılından beri tam 37 yıldır kurumumuza hizmet veriyordu. Ancak bu bina, Bakanlığımızın son yıllarda genişleyen vizyonuna, artan ihtiyaçlarına ve personel sayısına cevap vermekte yetersiz kalıyordu. Bu sorunu aşmak amacıyla, geçici çözüm olarak, Bakanlık birimlerimizin Ankara'nın farklı yerlerine dağıtılması hususu gündeme geldi. Maalesef bu da sorunu tam olarak çözemedi. Farklı birimlerin mekansal bakımdan birbirinden kopuk olması hem iç işleyişte hem hizmetlerin etkinliğinde çeşitli güçlükleri beraberinde getirdi. Aslında bir süredir Bakanlığımızı, üstlendiği görevlerin ve temsil ettiği misyonun ağırlığına uygun, modern bir yerleşkeye kavuşturmak istiyorduk; nasip bugüneymiş. En sonunda içimize sinen bir projeyle inşallah bu ihtiyacı gideriyoruz" ifadelerini kullandı.'ŞEHRİMİZİN SİMGELERİNDEN BİRİ OLACAĞINA İNANIYORUM'Bakanlığın yeni yerleşkesinin toplam 548 bin metrekare büyüklüğündeki arsa üzerinde konumlandığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Eskişehir yolu ile Bağlıca Bulvarı'nın kesişim noktasında inşa edilecek yeni hizmet binamız, çevredeki diğer kamu kurumlarına da yakın olacak. 334 bin 500 metrekare kapalı alana sahip yerleşkemiz; protokol bloğu, ofis yapıları, konferans merkezi olmak üzere 3 ana kısımdan oluşuyor. Bunun 203 bin metrekaresi toprak üstü, 131 bin 500 metrekaresi ise toprak altı hacimleri kapsıyor. Projenin toplam inşaat alanı ise 354 bin metrekareyi buluyor. Yerleşke, günlük 6 bin kişiye hizmet verecek bir kapasiteyle tasarlandı. 1600 araçlık kapalı otoparkı, 750 kişilik konferans salonu, 2 bin 600 kişilik yemekhane ve çeşitli destek birimleri, 1 adet 80 kişilik ve 2 adet 40 kişilik basın toplantısı salonuyla yerleşkemiz; modern, konforlu ve organizasyonel verimliliği yüksek bir eser olacaktır. 360 bin metrekarelik yeşil alanı ve 146 bin metrekare büyüklüğündeki sert zemin düzenlemesiyle herkesin rahat edeceği, kullanıcı dostu, ekolojik ve estetik bir yapı olarak şehrimize değer kazandıracaktır. Burada şuna da dikkatinizi çekmekte fayda görüyorum; mimarideki 'Biçim işlevi takip eder' ilkesine, biz bu projede 'Biçim gücü ifade eder' anlayışını da ekledik. Böylece, başkent Ankara'ya yeni bir siluet, Türkiye’ye dış ilişkilerde güçlü bir mimari temsil kazandırmayı hedefledik. Ülkemizin küresel duruşunu yansıtan, güçlü, modern ve kalıcı bir eser olan bu yerleşkenin, şehrimizin simgelerinden biri olacağına inanıyorum. Her bakımdan iftihar verici bir projeyi Dışişleri Bakanlığımıza kazandıracak olmaktan büyük mutluluk duyduğumuzu belirtmek istiyorum" diye konuştu.'GURUR TABLOSU OLACAK' Hariciye Teşkilatının asırlara dayanan geleneğiyle devletin yüz akı olmuş bir kurum olduğunu belirten Erdoğan, "Devlet teşkilatımız içinde tarih boyunca müstesna bir mevkiye sahip olan Bakanlığımız, aynı zamanda ülkemizin dünyaya açılan kapısıdır. Dolayısıyla Bakanlığımızın tarihine, misyonuna ve temsil sorumluluğuna layık, ihtiyaçlarına göre tasarlanan müstakil bir hizmet binasına kavuşacak olması, çok kıymetli bir adımdır. Yerleşke, Türk diplomasisinin hafızasını, bugününü ve geleceğini aynı çatı altında buluşturacak. Bu proje inşallah Dışişleri Bakanlığımızın gurur tablosu olacak, şehrimizde yıldız misali parlayacaktır. Bugün attığımız temelin hızla yükselmesini ve hasretle beklediğinizi bildiğim projenin bir an önce tamamlanmasını yürekten temenni ediyorum. Dışişleri ve Çevre Bakanlarımız başta olmak üzere, bu büyük projeye katkı yapan herkese şimdiden tebriklerimi iletiyor, başarılar diliyorum" dedi.'TÜRKİYE, HAKLININ GÜÇLÜ OLDUĞU BİR DÜNYAYA İNANMAKTA'Cumhurbaşkanı Erdoğan, uluslararası siyasetin giderek daha değişken, daha belirsiz ve öngörülmez bir hal aldığını işaret ederek, "Sık sık söylüyorum; bilhassa içinde bulunduğumuz bölgede her sabah gözlerimizi yeni bir krize açıyoruz. Hükümet olarak tüm bu krizleri, çatışmaları ve belirsizlikleri milletimizin ali menfaatlerine halel getirmeden başarıyla yönetmenin gayretindeyiz. Balkanlardan Orta Asya'ya, Afrika'dan Latin Amerika'ya, Avrupa'dan Asya-Pasifik'e kadar geniş bir coğrafyada istikrar ve iş birliğinin kökleşmesi için samimiyetle çaba harcıyoruz. Gerektiğinde, sesimizi yükseltiyor, hakkı haykırıyoruz. Gerektiğinde, çatışan tarafları aynı masa etrafında buluşturuyoruz. Gerektiğinde, mekik diplomasisiyle krizleri daha fazla büyümeden çözmeye çalışıyoruz. Kimi zaman yumuşak gücümüzü, kimi zaman da sert güç yeteneklerimizi kullanarak, gelişmeleri ülkemiz lehine yönlendiriyoruz. Neticede, her daim hakkın, hukukun, huzurun ve adaletin yanında yerimizi alıyoruz. Şunu dost-düşman fark etmeksizin artık herkes görmüş ve kabullenmiştir: Türkiye, güçlünün haklı olduğu değil, haklının güçlü olduğu bir dünyaya inanmakta ve böyle bir dünyanın mücadelesini vermektedir. 'Dünya beşten büyüktür' tespitimiz bu mücadelenin küresel ölçekte adeta sembolü haline dönüşmüştür" diye konuştu. 'KARDEŞLERİMİZE YARDIM ELİMİZİ UZATTIK' Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin aynı zamanda dost ve müttefikleri için kara gün dostu olduğu belirterek, "Deprem ve sel gibi doğal afetlerden kardeşlerimizin egemenliğini hiçe sayan mütecaviz eylemlere kadar, bu konudaki hassasiyetimizi farklı vesilelerle çok net ortaya koyduk. Başları dara düştüğünde dost ve kardeşlerimize yardım elimizi uzattık. Savunma sanayii kapasitelerini güçlendirmelerine yardımcı olduk. İkili iş birliklerimizi genişleterek ekonomik kalkınmayı destekledik. Hak ve çıkarlarını koruma çabalarında kendilerine her platformda destek verdik. Yani, büyük devlet refleksi neyi icap ettiriyorsa, biz de ona göre davrandık. İnşallah aynı ilkeli tavrımızı bundan sonra da sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı.'TÜRKİYE, KENDİ OYUNUNU KURMA KUDRETİNE SAHİP BİR ÜLKEDİR'Türk dış politikasının önceliklerinin; istikrarı korumak, huzuru büyütmek, barışı sağlamak ve kardeşlik bağlarını güçlendirmek olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle dedi:"Bizim boş lafla, mugalatayla, ucuz polemikle işimiz olmaz. Biz, sınırlarımız içinde ve ötesindeki hedeflerimize kilitlenmiş durumdayız. Şunu altını çizerek ve aynı zamanda gururla belirtmek istiyorum. Bugün Türkiye hem içeride hem bölgesinde kendi oyununu kurma ve bunu kimin ne dediğine bakmadan uygulama kudretine sahip bir ülkedir. Tıpkı usta bir satranç oyuncusu gibi her hamlemizi en ince detayına kadar planlıyor; ardından soğukkanlılıkla hayata geçiriyoruz. Hiçbir tahrik, bizi hedeflerimize ulaşmaktan alıkoyamayacaktır. Allah’ın izniyle tuzağa düşmeyiz; provokasyona gelmeyiz; mikrofon ve klavye kabadayılarının kuru tehditlerine prim vermeyiz. Diplomasinin dili nezakettir; Türkiye’nin dış siyaseti de barış odaklıdır. Fakat bu demek değildir ki hadsizlikler karşısında susacak, sinecek veya geri adım atacağız; asla. Gerilimden beslenenlerin, bölgemizi kan deryasına çevirmek isteyenlerin, coğrafyamızda istikrarsızlığı körükleyenlerin karşısında, tarih boyunca olduğu gibi bugün de yarın da inşallah dimdik ayakta duracağız."'DÖKTÜKLERİ KANDA BOĞULACAKLAR' Zulme ve zalime boyun eğilmeyeceğini belirten Erdoğan, şunları söyledi:"İsrail’in vahşi saldırıları altında hayatta kalma mücadelesi veren Gazzeli mazlumların yanında olmamızı kimse engelleyemez. Suriye’den Yemen’e, Lübnan’dan Katar’a İsrail haydutluğunun hedefi olan tüm kardeşlerimizle tam bir dayanışma içinde olmayı sürdüreceğiz. Faili ister örgüt ister devlet olsun, terör ve katliam bir akıl kilitlenmesidir. Bölgemizi esir alan bu kanlı kilit, inşallah eninde sonunda kırılacaktır. Zulümle, soykırımla, barbarlıkla, masum çocukların hayatları pahasına kendilerine güvenli bir gelecek inşa edeceklerini zannedenler; tarihteki niceleri gibi mutlaka kaybedecek, döktükleri kanda boğulacaklardır. Bundan kaçış, kurtuluş yoktur. Asırlarca İslam’ın bayraktarlığını üstlenen bir milletin efradı olarak, 400 yıl Kudüs-ü Şerif'e hizmetkarlık yapmanın şerefini yaşadık. ‘La İlahe İllallah, İbrahim Halilullah’ ifadesinde anlamını bulan hürmet, hikmet, hoşgörüyle bu övülmüş şehri, tüm inanç mensupları için yüz yıllar boyunca bir barış ve esenlik yurdu haline biz getirdik. Müslümanların, Hristiyanların ve Musevilerin hakkına riayet ettik. Bugün de şairin ifadesiyle kalbimizin yarısı Mekke, diğer yarısı Medine’dir; bunların üstünde de bir tül misali Kudüs vardır. Kudüs, bizimle birlikte 2 milyarlık İslam aleminin ortak davası, hafızası ve ortak mirasıdır. ‘Arzın üstünde bir sancak, görkemli bir çınar’ olarak gördüğümüz Kudüs-ü Şerif'i namahrem ellerin kirletmesine izin vermeyiz. Biliyorum, Hitler özentisi tiplerin ‘kuyruk acısı’ belki de hiç geçmeyecek. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığımızda, bundan 27 yıl önce ortaya koyduğumuz tavrı, belki de hiçbir zaman unutmayacaklar. Varsın onlar, öfke nöbetleri geçirmeye devam etsin. Biz, Müslümanlar olarak, Doğu Kudüs üzerindeki haklarımızdan tek bir geri adım dahi atmayacağız. Bütün semavi dinlerce kutsal kabul edilen Kudüs’ün tekrar barış, huzur ve güven şehri olması için mücadelemiz sarsılmaz bir azimle, hız kesmeden, gerilemeden, gevşemeden inşallah devam edecektir. Aynı şekilde 1967 sınırları temelinde başkenti Doğu Kudüs olan, bağımsız, egemen, toprak bütünlüğü haiz bir Filistin Devletinin kurulması için de tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz."'ÜLKEMİZİN KÜRESEL VİZYONUNA GÜÇ KATACAK'Dışişleri Bakanlığı'nın 500'üncü yıl dönümünü 2023 yılında kutladıklarını hatırlatan Erdoğan, "Bu köklü diplomasi mirası, milletimizin aklı, feraseti ve sabrı ile yoğrulmuş; daima saygı uyandırmış, örnek alınmıştır. Bugün burada, 2025 senesinde, bu yeni karargahın temellerini atarken, aynı birikimin üzerine yenilerini ekliyoruz. Sizlerin de görevlerinizi bilgi, yetkinlik, fedakarlık ve öz güvenle; beş asırlık Hariciye müktesebatının yanı sıra 2 bin yılı aşan devlet geleneğimizin rehberliğinde yerine getireceğinize gönülden inanıyorum. Milletimizin, Bakanlığımızdan beklentisi her zaman yüksek olmuştur. Bugün de karşı karşıya bulunduğumuz tehditlerin büyüklüğü, bu beklentiyi daha da artırmaktadır. Bakanlığımızın, bu beklentiyi karşılama noktasında, en küçük bir zafiyete düşmeyeceğini çok iyi biliyorum. Dışişleri Bakanlığımız, bugün dünyanın hatırı sayılır diplomasi merkezleri arasında ilk sıralarda yer alıyor. Birazdan temelini atacağımız yerleşkemizin de hizmete girmesiyle, inşallah, Bakanlığımızın çalışma imkan ve kabiliyetleri daha da artacaktır. Yerleşkemiz tamamlandığında, Türkiye’nin küresel barış, istikrar ve adalet için verdiği mücadelenin yeni üssü haline gelecektir. Burada alınacak kararlar, yürütülecek müzakereler ve tüm dünyaya verilecek mesajlar, inşallah ülkemizin küresel vizyonuna güç katacaktır. Temel atma törenini gerçekleştirdiğimiz bu hizmet binasının, Hariciye Teşkilatımıza layık, ikonik bir eser olacağından hiçbir şüphe duymuyorum" dedi.BAKAN FİDAN: 3 YIL İÇERİSİNDE HİZMETE GİRMESİ HEDEFLENMEKTEDİRDışişleri Bakanı Hakan Fidan ise yerleşkenin 2 etapta tamamlanacağını aktararak, "İlk etabın 550 gün içinde, tamamının ise inşallah 3 yıl içerisinde hizmete girmesi hedeflenmektedir. Küresel ve bölgesel ölçekte karşı karşıya kaldığımız sınamalar güçlü ve etkin bir dış politika ihtiyacını daha da görünür kılmaktadır. Bakanlığımızın sürekli değişen ve evrilen bir dünyada daha verimli çalışabilmesi ve meydan okumalara etkin bir şekilde cevap verebilmesi için daima kendini yenileyen, çağa uyum sağlayan bir yapıda olması gerekiyor. Bu sebeple kurumsal olarak gelişimi önceliyor, kendimizi sürekli gözden geçirip yenileyerek vazifemizi en güzel şekilde ifa etmeye gayret ediyoruz. Her zamankinden daha güçlü bir diplomasiye ihtiyacımız var. Savaşların önlenmesinde ve sonlandırılmasında diplomatik gücümüz belirleyici rol oynamaktadır. Bugün Türkiye bölgemizde barışın, istikrarın ve adaletin teminatı olmuştur" diye konuştu.Türk diplomasisinin asırlara yayılan köklü geleneğe ve kurumsal hafızaya sahip olduğunu belirten Bakan Fidan, "Bakanlığımızın arşivlerinde muhafaza edilen anlaşmalar, tutanaklar ve hatıratlar aynı zamanda milletimizin hafızasıdır. İmparatorluk döneminden bugüne bu milletin bağrından yetişen genç diplomatlar ustalarından aldıkları bayrağı daha da ileri taşımaktadır. İşte bugün temelini attığımız bu yeni yerleşke geçmişin tecrübesiyle geleceğin ufkunu birleştirecektir. Burada yaşayacak diplomatlarımız asırlık mirasın şuuruyla milletimizi uluslar arenada onurla temsil edecek, kurumsal hafızamızın rehberliğinde dış politikamızı istikbale taşıyacaklar" dedi. Konuşmaların ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, butona basarak yeni yerleşkenin temelini attı. (DHA)

Kaynak: DHA

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.